Hemen herkesin ortaklaştığı bir duygu var: Yıllar artık daha hızlı geçiyor. Çocuklukta bitmek bilmeyen günler, yetişkinlikte göz açıp kapayıncaya kadar tükeniyor. Peki bu gerçekten zamanın hızlanması mı, yoksa beynimizin bir algı oyunu mu?

Zamanın Hızlanması: Gerçek mi, Yoksa Sadece Bir His mi?

Psikolojik Bakış

  • Beynimiz zamanı bir kronometre gibi ölçmez, deneyimlere ve hafızaya göre yorumlar.

  • Rutinleşmiş hayat, günleri birbirine benzettiği için zamanın hızlı geçtiği hissini doğurur.

  • Yaş ilerledikçe bir yılın oranı küçülür, bu da hızlanma algısını artırır.

Hadisler ve Ayetler

1. Zamanın Hızlanması Hadisleri

Peygamber Efendimiz (s.a.v) kıyamet alametleri arasında zamanın hızlanmasını özellikle zikretmiştir:

“Kıyamet yaklaşmadıkça zaman kısalmaz. Bir yıl bir ay gibi, bir ay bir hafta gibi, bir hafta bir gün gibi, bir gün bir saat gibi, bir saat de bir kıvılcım gibi geçer.”
(Buhârî, Fiten 25; Tirmizî, Zühd 24)

Bu hadis, insanların günleri daha kısa hissetmelerinin kıyamete yakın bir işaret olduğunu göstermektedir.

2. Ayetlerle Bağlantı

Kur’an-ı Kerim’de zamanın farklı algılanışı ve kıyametle olan bağlantısı sık sık hatırlatılır:

  • “Onlara kıyamet günü, sanki yalnızca gündüzden bir saat kadar kaldıklarını sanırlar.”
    (Yûnus Suresi, 45)

  • “O gün onlara dünyada sadece bir akşam veya kuşluk vakti kadar kaldıkları gibi gelir.”
    (Nâziât Suresi, 46)

Shares:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir