Sakarya Meydan Muharebesi, Türk ulusunun onur ve bağımsızlık mücadelesinin simgesi olarak tarihe geçti. 22 gün süren bu destan, Türk Kurtuluş Savaşı’nın kritik bir dönüm noktasıdır.
Eskişehir Muharebesi’nin ardından Türk ordusu, Sakarya Nehri’nin doğusuna geri çekilerek stratejik bir savunma hattı oluşturdu. Yunan kuvvetlerinin ilerlemesiyle başlayan çatışmalar, Türk milletinin geleceği için kritik bir sınavdı.
Meclis’in 5 Ağustos 1921’de Mustafa Kemal Atatürk’ü Türk Orduları Başkomutanı olarak görevlendirmesi, Sakarya Meydan Muharebesi’nin kaderini belirleyen önemli bir adımdı. Atatürk’ün liderliği ve stratejik yetkinliği, Türk ordusunun moral ve direncini yükseltti.
Sakarya Meydan Muharebesi’nde, düşmanın üstün kuvvetleri karşısında Türk ordusunun direnişini güçlendiren Atatürk’ün tarihi emri: “Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır.” Bu emir, Türk milletinin vatanseverliğini ve birlik ruhunu simgeler.
Yoğun Çatışmalar ve Türk Ordusunun Direnişi
13 Ağustos 1921’de başlayan Yunan taarruzları, Sakarya Meydan Muharebesi’nin en yoğun çatışmalarından biri olarak tarihe geçti. Türk ordusunun direnişi ve kararlılığı, düşman kuvvetlerini Sakarya Nehri’nin doğusunda durdurmaya yönlendirdi.
Türk Ordusunun Zaferi ve Yunanların Hezimeti
Sakarya Meydan Muharebesi’nin 22 gün süren çarpışmalarının ardından Türk ordusu, 13 Eylül 1921’de düşmanı Sakarya Nehri’nin doğusunda tamamen yok etti. Bu zafer, Türk Kurtuluş Savaşı’nın zaferle sonuçlanacağının müjdecisi oldu.
Türk Milletinin Büyük Başarısı
Türk milleti, Sakarya Meydan Muharebesi’nde gösterdiği kahramanlıkla, tarihin akışını değiştirdi ve esaret altında yaşamayı reddetti. Mustafa Kemal Atatürk’e verilen “Mareşal” rütbesi ve “Gazi” unvanı, Türk ordusunun bu büyük zaferini taçlandırdı.
Bugün, Sakarya Meydan Muharebesi’nin 102. yıl dönümünde, Türk milleti olarak bu büyük zaferi gururla anıyor, kahraman şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyoruz.