Gazze, Orta Doğu’nun en tartışmalı bölgelerinden biri. Tarih boyunca birçok medeniyetin hâkimiyetine giren bu küçük toprak parçası, bugün Filistin’in en yoğun nüfuslu bölgelerinden biri olarak hem siyasi hem de insani açıdan dünya gündeminden düşmüyor. Gazze’yi anlamak, yalnızca dar sınırlarına bakmakla değil; Kudüs ve Mescid-i Aksa ile kurduğu derin bağa da dikkat etmekle mümkündür.
Gazze’nin Tarihi
Gazze’nin tarihi binlerce yıl öncesine uzanır. Antik çağlarda Mısır, Roma, Bizans ve Osmanlı İmparatorluğu gibi büyük devletlerin hâkimiyetinde kaldı. İpek Yolu üzerinde bulunması, onu ticaret ve kültürel etkileşim açısından önemli bir merkez haline getirdi.
Osmanlı döneminde canlı bir tarım ve ticaret merkezi olan Gazze, 20. yüzyıl başında Osmanlı’nın çekilmesiyle İngiliz mandası altına girdi. 1948 Arap-İsrail Savaşı sonrası Mısır kontrolüne geçti, 1967 Altı Gün Savaşı ile İsrail işgaline uğradı.
Mescid-i Aksa ile Manevi Bağ
Gazze’den bahsederken Mescid-i Aksa’yı anmamak mümkün değildir. Kudüs’te bulunan Aksa, Müslümanların ilk kıblesi ve İslam dünyasının en kutsal üçüncü mabedidir.
Gazze halkı, yıllardır Aksa’nın korunması için verilen mücadelenin en önemli simgelerinden biridir. İsrail ile yaşanan birçok çatışma, sadece Gazze’nin sınırlarıyla değil; aynı zamanda Aksa’ya yönelik saldırılarla da doğrudan bağlantılıdır. Gazze’den yükselen direniş seslerinin büyük kısmı, Kudüs ve Aksa’nın özgürlüğü ile ilişkilidir.
2006 Sonrası İsrail Saldırıları ve Abluka
2006’dan itibaren Gazze’nin kaderi çok daha ağırlaştı. İsrail’in uyguladığı abluka ve askeri operasyonlar, Gazze’yi “dünyanın en büyük açık hava hapishanesi”ne çevirdi.
-
2008-2009 Dökme Kurşun Operasyonu: Binlerce sivil yaşamını yitirdi, ölenlerin büyük kısmı çocuktu.
-
2012 ve 2014 Gazze Savaşları: Yoğun bombardıman yüzünden yüzlerce çocuk öldü, on binlercesi yaralandı.
-
2018 Büyük Dönüş Yürüyüşleri: Barışçıl gösteri yapan siviller hedef alındı.
-
2021 Çatışmaları: Evlerine sığınan aileler bombalar altında kaldı.
-
2023 ve sonrası: Gazze, tarihin en ağır yıkımıyla karşı karşıya bırakıldı.
Çocukların Çektiği Acı
Gazze’de nüfusun yarısından fazlası çocuk. Onlar için hayat, abluka ve savaşın gölgesinde başlıyor:
-
Temiz suya ve gıdaya ulaşamıyorlar.
-
Okulları yıkıldı, eğitim hakları ellerinden alındı.
-
Bombardımanlarda oyuncaklarını değil, anne-babalarını kaybediyorlar.
Birleşmiş Milletler raporlarına göre, Gazze dünyada çocukların en çok öldüğü çatışma bölgesi haline geldi. Her bomba, aslında masum bir çocukluğu hedef alıyor.
Stratejik ve Manevi Önemi
Gazze’nin Akdeniz kıyısındaki konumu, onu jeopolitik açıdan değerli kılar. Ancak onu asıl farklı kılan, Kudüs ve Mescid-i Aksa ile kurduğu manevi bağdır. Gazze halkı, sadece yaşam hakkı için değil; aynı zamanda Aksa’nın özgürlüğü için de mücadele etmektedir. Bu yüzden Gazze’ye atılan her bomba, aslında Mescid-i Aksa ile olan bağı da hedef alıyor.
Gazze, binlerce yıllık tarihiyle bir medeniyet kavşağı, bugün ise insanlığın vicdanını sınayan bir yara. Abluka ve saldırılar altında yaşam mücadelesi veren Gazze, en çok da çocukların çığlığıyla anılıyor. Ama tüm bu acılara rağmen Gazze, Aksa’nın gölgesinde direnişin sembolü olarak varlığını sürdürüyor.
[…] Gazze: 2023’ten Bugüne İsrail Saldırıları ve Çocukların Çığlığı Tarih Gazze: Tarih, Stratejik Önemi ve Aksa’nın Gölgesindeki Çığlık Osmanlı Tarihi Varna Meydan Muharebesi: Osmanlı’nın Balkanlar’daki Büyük Zaferi […]